Çin’in Wuhan şehrinde ortaya çıkıp tüm dünyaya kısa bir süre içinde yayılan Koronavirüs (Covid-19) salgını maalesef ülkemizi de etkisi altına aldı.
Her gün gittikçe artan vaka sayısı ve ölüm haberleriyle halk az da olsa durumun ciddiyetini kavramaya başladı. Ama halen bu durumu tam olarak anlayamayan bazı kesimler var ki hepimiz için en tehlikeli kesim de bu.
Virüsü kapan bir kişi, bulunduğu ortamdaki diğer herkese bu virüsü bir hapşırık, bir öksürük, bir temas, bir nefes ile kolayca bulaştırabiliyorken; toplu taşıma araçlarında onlarca insanın bir arada yolculuk yapma mecburiyetinden dolayı daha fazla dikkat edilmesi gerekiyor. Fakat şehir içi dolmuş, otobüslerde vatandaşların bu şekilde bir tedbir aldığını düşünmüyorum, görmüyorum.
Devlet yetkililerinin bas bas bağırarak “mecburi haller dışında evden çıkmamaya çalışın” uyarılarına rağmen, insanların bir arada toplu bir şekilde bulunduğu kahvehaneler, oyun salonları, dernek lokalleri, çay bahçeleri gibi pek çok yerin devlet talimatıyla kapatılmasına rağmen sokaklarda, belediye otobüslerinde gezen bu kadar insanın nereye gittiğini anlamakta güçlük çekiyorum.
Kapalı olan kahvehanelerin önlerinde toplanan yaşlılar, sosyal mesafeye uymayarak birbirine yakın durmaya devam eden insanlar, dikkatli davranmayarak halen birbirlerinin yüzüne hapşıran insanlar; bugün dünya üzerinde binlerce insanın ölümüyle sonuçlanan bir salgının yayılımını hızlandırıyor.
Risk grubunda olan yaşlı ve kronik hastaların evlerinden çıkarak belediye otobüsleriyle yolculuk etmeye devam etmesi de sadece kendilerini değil, hepimizi riske sokuyor.
Virüse yakalanabilirsiniz, sizin bağışıklığınız güçlüdür size bir etkisi olmayabilir veya hafif atlatabilirsiniz fakat; bir taşıyıcı olarak bağışıklığı güçlü olmayan bir kişiye bu virüsü bulaştırabilirsiniz. Lütfen artık bunun bilincinde olalım!
“Yaşımız 70 işimiz bitmiş, ne olursa olsun”
Bu cümle Edirne’de kendisiyle röportaj yapılan bir vatandaşın sözleri. Aslında bu cümle o kadar korkutucu bir cümle ki. Bu sözler; bu tehlikeli salgın karşısında kendisini korumanın aslında herkesi korumak olduğunu bilmeyen bir vatandaşın sözleri.
“Bu hastalık aslında yok, bunlar bir oyun, inanmayın böyle şeylere” cümlelerini de sıklıkla duyuyorum. Nasıl olursa olsun, şu anda bir salgın var ve bu salgından en az zararla kurtulmak için tedbirlerimizi almalıyız. Kendimizi düşünmüyorsak bile tüm toplumu düşünmeliyiz. Bu bir vatandaşlık görevidir.
Ganyan ve İddia Bayileri Neden Kapatılmıyor?
Türkiye genelinde binlerce kurum, kuruluş kapatılırken, “evden çıkmayın” uyarıları yapılırken, camilerde cemaatle namaz yasaklanırken, lokantalarda yemek yemeye artık çok az insan gidiyorken ganyan ve iddia bayileri neden kapatılmıyor? Bugün önünden geçtiğim bir bayi ağzına kadar dolu bir şekilde hizmet vermeye devam ediyordu. Bu tür işletmeler için de bir yasak uygulanması gerekmiyor mu?