RAMAZAN SEVİNCİ VE BEREKETİ

On bir ayın sultanı Ramazan Ayındayız. Ramazan demek sadece oruç tutarak ibadet etmek değildir.  Ramazan demek; kardeşlik, paylaşma, yardımlaşma demektir. Allah’tan oruç tutanların ibadetini kabul etmesini, tutmayanların da günahlarını bağışlamasını diliyorum.

Ramazan ayı aynı zamanda bereket ayıdır. Komşular, akrabalar, yerel  yönetimler, sivil toplum örgütleri iftar davetleri düzenliyor. İnsanlar, iftar sofralarında buluşuyor. İftar vermenin yanında ihtiyaç sahiplerine çeşitli yardımlar yapılıyor. Türk Eğitim Sendikası Çorlu Şubesinin sosyal medyadan haberdar olduğum bir yardım kampanyasını örnek olarak verebilirim. Öğretmeler ve Milli Eğitim çalışanları kendi aralarında para toplayıp yüzer liralık market kartlarından alarak bu yardım kartlarını ihtiyaç sahibi yüz haneye dağıtmışlar. Allah yardımlarını kabul etsin. Bu tür yardımlaşma faaliyetlerinin artmasını temenni ediyorum.

Ramazan berekettir dedik. İftar ve sahur sofralarının toplumsal düzeyde yararları da var.  Aile toplumun en küçük birimidir. Aile ne kadar güçlüyse toplum da o ölçüde güçlü olur.  İngiltere’de yapılan bir bilimsel araştırmalarda ailenin birlikte yemek yemesinin aile bireylerinin mutluluk düzeylerini arttırdığı yönünde bulgulara ulaşılmış.  ABD’de yapılan bir başka araştırmada haftada 5 ila 7 gün aileleriyle akşam yemeği yiyen gençlerin alkol, sigara ve madde bağımlılığı olasılığının haftada 3 kereden az aileleriyle birlikte yemek yiyenlerden 4 kat daha az olduğu ortaya çıkmış.

Ramazan sevincini ve  bereketini suistimal edenle de var. Ramazan ayı gelince çarşıda, pazarda özellikle gıda ürünlerinin fiyatları artıyor. Evet, ekonominin kurallarından biri: Talep artarsa arz edilen hizmet veya ürün kıymete biner. Ramazan geldi diye fırsatçılık yapıp fahiş fiyatlarla satış yapmak ne ahlâka ne de hukuka uyar. Tüccar, ticaretini helâl dairesi içerisinde yapmalıdır. Serbest piyasa da bir yere kadar…

Herkese hayırlı ramazanlar dilerim.

Serdar GÜNDÜZ

Yönetim Bilimi Uzmanı

[email protected]